Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Erzurum 9’uncu sıraya indi
Erzurum 9’uncu sıraya indi
ETÜ'de Akademik Giysi ve ödül töreni
ETÜ'de Akademik Giysi ve ödül töreni
4. Tarım Orman Şurasıyla 86 yeni hedef
4. Tarım Orman Şurasıyla 86 yeni hedef
Ücretli çalışan sayısı yıllık yüzde 0,6 arttı
Ücretli çalışan sayısı yıllık yüzde 0,6 arttı
Tarım-ÜFE yıllık yüzde 27,50 arttı
Tarım-ÜFE yıllık yüzde 27,50 arttı

Ahmet Göksan

Düşün Tatlısı
1 Haziran 2019 Cumartesi

“Rum’ların unuttukları bir şey vardır. ‘yalancının mumu yatsıya kadar yanar’. Rum’lar için yatsı çoktan geçmiş, gün ağarmış, etraf aydınlanmakta ve 1963 – 1974 olaylarına neden olan çirkin gerçekler bir bir görülebilmektedir”. 1979 Dr. Fazıl KÜÇÜK

 

                İngiltere’nin AB’den boşanma işleminden duyulan rahatsızlık nedeniyle Bakanlar birer ikişer istifa ediyorlar. İstifalar, baskılara daha fazla dayanamayan Başbakan Theresa May’e kadar ulaştı. Herhangi bir değişiklik yaşanmadığı takdirde O’da görevinden ayrılıyor. Üzerinde güneşin batmadığı eski şaşalı imparatorluk günlerinin özleminin bu istifalara neden olduğu belirtiliyor. Dünyanın 5. büyük ekonomisine sahip olan ülkenin Kraliçe’nin de görüşünün alınarak bu yola girdiğinin de unutulmaması gerekiyor. Milenyum çağına girildiğine göre imparatorluk düşleri de tatlı bir düş olarak kalabilir.

Birinci Paylaşım Savaşı’nın sonrasında dünyada imparatorluk düşlerinin sonlanmasına yaradığı da biliniyor. Bu dönemde İngiliz İmparatorluğunun yıkılmamasına karşın sarsıntı geçirdiğinin de unutulmaması gerekiyor. İ-kinci Paylaşım Savaşı sonrasında başlayan İngiliz sömürgelerindeki özgürlük mücadeleleri Anadolu’da gerçekleşen bağımsızlık savaşını örnek alıyordu. Yeni model devletlerin kurulmasına karşın sömürgelerde bırakılan izler ne yazık ki günümüzde dahi silinemiyor.

İngilizlerin terk ettikleri ülkelerde başlatılan iç çatışmalar Kıbrıs özelinde de olduğu gibi uyuşmazlıklara dönüşerek yaşamını sürdürüyor. Bu nedenle Ada’nın güneyinde bulunan yönetim dışarıdan aldığı desteklerle hidrokarbon rezervlerinin kendilerinin olduğu savı ile bazı ülkelerle anlaşma yapıyor. Buna koşut Kıbrıs Türk’lerini, müzakere yapıyoruz görüntüsü altında sürekli olarak oyalıyorlar. Oynanmakta olan bu orta oyununun artık sonunun gelmesi gerekiyor.

Yapılan hidrokarbon anlaşmaları ile bölge dengelerinin de değişmekte olduğuna tanık oluyoruz. Yunanistan – İsrail – Mısır ile güneydeki Rum yönetiminin oluşturdukları yapıya Amerika’nın da örtülü destek verdiği görülüyor. Amerika’nın bu desteği ile Doğu Akdeniz stratejisini de temelinden değiştiriyor diye düşünmek abartı olmasa gerek. Bu değişikliği yapmaya çalışırken Ada’nın güneyindeki AKEL, bu oluşuma karşı tavır almaya çalışıyor. Bu çalışmayı “Rusya’nın bölgedeki nüfuzunu engellemeye ve Kıbrıs’ın Amerikan sömürgesi haline getirmeyi hedefliyor” diyerek karşı çıkıyor.

Karşımızdakiler bu çabalarını sürdürürlerken kendilerine uygulanan Amerikan silah ambargosunu kaldırmak için çalışıyorlar. Haravgi gazetesi konuya ilişkin olarak Amerikan Temsilciler Meclisine sunulan ambargonun kaldırılması önersine bölgenin Amerika’nın sömürgesi olmasının ötesinde Rusya’nın Doğu Akdeniz’deki nüfuzu ile müdahalesini engelleme çabası olarak destek arandığını yazıyor. Burada sahnelenmek istenen yeni oyun bölge ülkelerinin Rusya yerine Amerikan silahlarını almasına yönelik bir yarış olduğudur. Türkiye’nin de almayı planladığı S-400’leri bu çerçevede değerlendiriyoruz. Bay Trump’ın Kongreyi dışlayarak Suudi Arabistan, BAE’leri ile Ürdün’e 8.1 milyar dolarlık silah satacağının açıklaması yukarıda özetlediğimiz durumu çağrıştırıyor.

İngiltere’nin önde gidenleri Kıbrıs’ın ilan ettiği MEB’nin şaibeli olduğu ısrarlarına devam ediyorlar. Karşımızdakiler ise “bir bölgenin şaibeli olup olmadığını belirleyecek olan İngiltere değil” diye açıklama yapıyorlar. Bu yöndeki karşılıklı tartışmalar devam ederken Ada’daki Egemen İngiliz Üsleri konusu da tartışmaya açıldı. “Kıbrıs’taki Kraliyet Kolonisi artıklarına karşı eylem” çağrısı yapılıyor. Yakın çevremizde bunlar yaşanırken bizler ne mi yapıyoruz sorusunun yanıtını sizlere bırakıyoruz.

Düş görerek peynir yüklü geminin yürüyemeyeceğinin görülmesi gerekiyor mu ne…

SEVGİ ile kalınız…

 

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
PALANDÖKEN
YAZARLAR
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Erzurumspor Elese de Elense de Kutlu ve Ekibine Minnettarız
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Şantajın Oyunu
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Atatürk Üniversitesi’nde akıl teri patenti geçti
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Trafikte ölüm sessizdir, istatistik bağırır
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Kurşun sıkarsan, sevinç dağılır kardeşim
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Herkesin putu kendine şirin...
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri