Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Fotoğraf sanatçıları Tortum ve Uzundere’de buluştu
Fotoğraf sanatçıları Tortum ve Uzundere’de buluştu
Şevkatli Eller’den şehit ailelerine vefa
Şevkatli Eller’den şehit ailelerine vefa
Iğdır Üniversitesinde Gürel dönemi başladı
Iğdır Üniversitesinde Gürel dönemi başladı
Alo 174 Gıda hattı şikayetleri değerlendiriyor
Alo 174 Gıda hattı şikayetleri değerlendiriyor
Hüseyin Avni Ulaş’ta oto yangını
Hüseyin Avni Ulaş’ta oto yangını

Baki Gezmiş

Bencil siyasetçiye örnek
16 Mart 2009 Pazartesi

Bencillik kötü olmanın dışında iğrenilecek de bir olgu... Yazık ki, “Sadece ben, benden sonra tufan” diyenlerden örülü bir toplumda yaşıyoruz...
Bu hali cemiyet hayatı içinde olanlar çok daha yakından gözlemliyorlar.
Hele biz gazeteciler, bu durumu aynel yakin sürekli müşahade etmekteyiz.
Son şahidi olduğum olay ise, eski bir milletvekilinin yaklaşan seçim süreciyle ilgili yaklaşımı.
Bahse konu eski milletvekili sağı solu arayarak partisinin adayı için olmadık isnatlarda bulunuyor.
İşi öyle ileri boyutlara götürüyor ki...
Erzurum istenilen ölçüde gelişmemişse, bunun sorumlusu partisinin belediye başkan adayıymış noktasına vardırıyor...
Çirkin bir durum...
Biliyoruz ki...
Bu zat milletvekili olsaydı, partisince gösterilen adayı haşa evliya mertebesine dahi taşıyacaktı...
Nitekim şimdi milletvekili olanların, daha önceki yaklaşımlarıyla ters düşen tavırları gibi...
Aslında buna çirkin demek çok hafif geliyor. Mide bulandıran bir durum.
Bu yaklaşımın altında yatan ilahlık taslamak düşüncesidir.
Hududullaha başkaldırı vardır bu tarz düşüncede...
Ki... bu açıkça meydan okumaktır...
Bilmez ki bu tavır sahipleri, haddi aşanların yiyecekleri tokat hayli kavi oluyor...
Örnek mi...
Titanic’in meydan okuma anlamından bihaberler...
Challenger’in de, “meydan okuyan, mücadele eden dev!..”manasına geldiğinden de habersizler...
İhtimal ki...
Bunların başına gelenleri dahi bir çoğu bilmiyor... Her neyse... “Bırak sarhoşu kendi uyansın” diyelim...
Aslında sürekli altını çizdiğimiz bir nokta var ya...
“Niye bu haldeyiz” sualine cevap...
Bu tavır ve sahiplerinin etkin pozisyonları da cevaplardan birisidir...
Bunları deşifre etmek lazım. Toplumsal bir görevdir bu...
Hem de esaslı tarafından.
Bu tipler de en önemli ve bitmez tükenmez sermaye kızarmaz yüzleridir...
Utanmazlar.
Bugün küfrettiklerine, yarın kazandıklarında hiç vakit geçirmeden temenna çakarlar...
Hasılı 4 başı mamur pisliktirler.
Gördüğünüzde, burnunuzu tutun ve yanlarından derhal uzaklaşın.


Cemil Meriç Diyor ki...

"Türkoloji"  "  kelimesinden   daha   yüz   kızartıcı   bir   kelime  yoktur.  Ruslar   çıkarmıştır   bu  kelimeyi, ölü   milletler  için. Sümeroloji  gibi.
Bu  kelime  Türk  medeniyetini   paranteze  almak   demektir.
Bu  müthiş  yalanı   bize  de   kabul   ettirdiler.
 "Türkoloji"  Osmanlı'yı   paranteze   alan, atıl  bırakan  bir   kelimedir.
Neden   bir  Frankoloji   yok  da  Türkoloji  var?  Biz  ölü  müyüz?
 Ruslar  ve  batılılar   sırf  bizi, yani  Osmanlı'yı   dikkatlerden  uzaklaştırmak  için   bu  kelimeyi   icat   etmişlerdir. 


Bir Fıkra

Bir gün yolda yaya giden bir bektaşinin önüne bir atlı çıktı:
- "Baba" dedi, "bir müşkülüm var. Beni aydınlatır mısın?"
Bektaşi yanıt verdi: - Elimden gelen bir şeyse, hay hay oğlum. - Şunu öğrenmek istiyorum: Şu anda Allah ne yapıyor? Sualin münasebetsizliğine içerleyen derviş, hiç belli etmemiş:- Yanıt veririm ama bir şartla, sen o attan in, ben bineyim.  - Neden?
- Böyle yüksek bir suale yüksekten yanıt vermek gerekir de ondan! Adam attan inmiş, Bektaşi binmiş.
Adam: - "Hadi" demiş "söyle bakalım. Allah şimdi ne yapiyor?"
Bektaşi: - "Ne yapacak" demiş, "atı senin gibi bir budalanın elinden alıp, benim gibi bir akıllıya veriyor".


Hapşırma dediğiniz şey nedir?

Hapşırma, ani, irade dışı, sesli bir şekilde ağızdan ve burundan nefes vermektir.
Hapşırma burun kanallarındaki sinirlerin uyarılması sonucu oluşan  bir reaksiyondur.
Hava burnun  dar kanallarından türbülans oluşturarak geçerken hem ısısı ayarlanır, hem de içindeki toz burada filtre edilir.
Burundaki  sinirlerin uyarılmasının nedenleri değişiktir.
En çok alerjik etkilenmedir ama toz, duman, parfümler hatta aniden ışığa bakma gibi başka birçok nedenleri daha vardır. Burnumuzdan önce bir salgı gelir.
Bu salgının ardından beyine giden uyarı sonucunda baş ve boynumuzdaki kaslar uyarılarak ani nefes boşanması olayı yaşanır.
Ses tellerinin olduğu bölüm önce kapanır ve buradaki havanın basıncı iyice yükselir.
Sonra aniden açılarak hava yüksek bir sesle dışarı verilir.
Tabii beraberinde burnumuzdaki toz gibi yabancı maddeler ve soğuk algınlığı yaratan mikroplar da.
Ancak tıp bilimi hapşırma ile yayılan mikropların, patojen olanın bulaşıcı olduğunu saptamış bulunmaktadır.
Uyku sırasında özellikle rüya safhasında sinir sisteminin bazı elemanları kapalı olduğundan normal şartlarda hapşırma olmaz.
Uyarı çok kuvvetli ise olabilir ama anında uyanılır.
Hapşırırken gözlerinizi açık tutamazsınız.


 "Hiçbir yiğidin kaza ve kader okuna karşı kalkanı yoktur."
Hafız

 

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
PALANDÖKEN
YAZARLAR
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Dolarla ölçülen cehennem
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Erzurumspor Elese de Elense de Kutlu ve Ekibine Minnettarız
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Şantajın Oyunu
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Atatürk Üniversitesi’nde akıl teri patenti geçti
İzzet Fehmi Aksakal
İzzet Fehmi Aksakal
Trafikte ölüm sessizdir, istatistik bağırır
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Kurşun sıkarsan, sevinç dağılır kardeşim
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurum’un Türkiye Yüzyılı Önceliği:

Göçün Önlenmesi
Milletvekili Sayısının Yeniden Yükselmesi
Raylı Sistem
Türk Dünyası Merkezi Konumunu Alması
Tarımsal Sanayi Merkezi Olması
Erzurum İmaj ve Algısının Güncelleştirilmesi
Yeni Stadyum
Erzurum’un Eski Mahallelerine Yeniden Kavuşması
Betonlaşmanın durdurulması
Hepsi


Sonuçları göster Anket arşivi
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri